Category | English | Turkish | |
---|---|---|---|
1. | General | triplet noun | üçüzlerden biri |
2. | General | triplet noun | üç şeyden oluşan takım |
3. | General | triplet noun | üçüz |
4. | General | triplet noun | üçlü |
5. | General | triplet noun | üçleme |
6. | General | triplet noun | üç |
7. | Technical | triplet noun | üçlem |
8. | Technical | triplet noun | üçüz |
9. | Medical | triplet noun | triplet |
10. | Medical | triplet noun | üçlü |
11. | Optics | triplet noun | (kamerada, mikroskopta) üç lensten oluşan kombinasyon |
12. | Physics | triplet noun | üç bileşenli bir çoklu yapı |
13. | Physics | triplet noun | spektrumda yakından bitişik set halinde üç çizgi |
14. | Physics | triplet noun | üçlü durum |
15. | Chemistry | triplet noun | iki eşleştirilmemiş elektronu olan molekül veya serbest radikal |
16. | Chemistry | triplet noun | yük durumları haricinde benzer özelliklere sahip üç temel parçacık grubu |
17. | Chemistry | triplet noun | net manyetik momente sahip çift sayıda elektrona sahip atom veya molekül |
18. | Biology | triplet noun | dna veya rna molekülünde birbirini izleyen üç nükleotit |
19. | Biology | triplet noun | kodon |
20. | Biochemistry | triplet noun | dizgi |
21. | Literature | triplet noun | üç mısralık kafiyeli bir kıtadan oluşan ölçü birimi |
22. | Music | triplet noun | aynı türden iki notanın zaman değerine sahip olan üç notalık grup |
23. | Music | triplet noun | üçleme |